İçindekiler
Kredi Puanı Nedir
Kredi notu ya da literatürdeki temel adı ile Findeks kredi puanı, kişilerin bankalar aracılığı ile kullanmış oldukları tüm kredili ürünler baz alınarak oluşturulan bir değerdir. Findeks puanı oluşturulurken, en temel hali ile kişilerin kredi geçmişleri ve finansal durumları baz alınır ve borçlanılan tutarın miktarı ve ödemelerin zamanında ve eksiksiz yapılması durumları da göz önünde bulundurulur.
Findeks kredi puanı oluşturulurken dikkate alınan metrikler ise şu şekildedir;
- Kredi Geçmişi
- Kredi Kullanım Oranı
- Yeni Kredili Ürün Başvuruları
- Borç Türleri ve Miktarları
- Kredi Limitleri
- Ödemelerde Yaşanan Gecikmeler
- Toplam Borç Tutarı
- Kredi Kapama Durumları
- Gelir Durumu
Görüleceği üzere, kredili ürün kullanımı ve buna bağlı olarak ödeme alışkanlıklarımız göz önünde bulundurularak, kredi notu oluşturulmaktadır. Detaylarına baktığımızda ise, her madde için şu bilgiler ön plana çıkmaktadır.
Kredi Geçmişinin Kredi Notu Üzerindeki Etkisi
Nakit ihtiyacı ortaya çıktığında doğrudan başvurmuş olduğunuz bankalarda yapılan tüm işlemler kayıt altındadır. Findeks üzerinde kayda alınan bu bilgilerde; borç miktarları kadar nakit değeri olan mal varlıklarının da büyük bir etkisi bulunmaktadır. Başvurulacak kredi ürünleri için olumlu sonuç almamızın temel şartı olan kredi puanımızda, bankaların ilk baktığı metrik ise, geçmiş dönem bankacılık tecrübelerimizdir.
Geçmiş dönemde bankalardan kullanmış olduğumuz kredili ürünler bulunuyor ve bunların da ödemeleri zamanında, eksiksiz bir şekilde yapılıyorsa, bu durum kredi puanı üzerinde olumlu bir etkiye sebep vererek, notunuzun yükselmesine, haliyle de yapılacak başvurularınızda olumlu sonuç almanıza neden olacaktır.
Kredi Kullanım Oranının Kredi Notu Üzerinde Etkisi
Kredi kullanım oranına ek olarak burada özellikle kredi kartı ve esnek hesap kullanıcılarının da dikkat etmesi gereken bir husus bulunmaktadır. Bilindiği gibi hem kredi kartlarında hem de acil nakit ihtiyaçlarında kullanılan esnek hesaplarda belirli limitler bulunmaktadır. Banka tarafından tanımlanan bu limitlerin tamamının kullanılması yani limitlerin tamamen doldurulması, kredi notu üzerinde olumsuz etkiye sebep olmaktadır. Bu tarz durumlara mahal vermeden önce, limit takibi sıkı sıkıya yapılmalı, Limit kullanım oranının ise %60’ı geçmemesine özen gösterilmelidir. Bankalar bu tarz durumlarda kişilerin tasarruf yoluna gitmesini istemektedir.
Yeni Kredili Ürün Başvurularının Kredi Notuna Etkisi
Kullanılan her kredili ürün, aslında kişilerin finansal hayatlarına da bir gösterge olmaktadır. Kredi notu oluşturulurken dikkate alınan en önemli metrik olarak kredi kullanım oranından söz edebiliriz. Kişiler bankalardan çok sık kredi başvurusu yapıyorsa, bu durum kredi notu üzerinde olumsuz bir etkiye sebep olacaktır. Özellikle aynı ay içerisinde yapılacak farklı başvuruların daha olumsuz etkileri olduğunu söyleyebiliriz. Bu sebeple, ortaya çıkacak nakit ihtiyaçlarında çok sık başvuru yapılmamalı, yapılan ve onaylanan başvurularda ise gecikmelere kesinlikle fırsat verilmemelidir. Çünkü çok sık yapılan başvurular, finansal sorumluluk açısından risk faktörünü ortaya çıkarmaktadır.
Borç Türleri ve Miktarlarının Kredi Notu Üzerinde Etkisi
Bankalar tarafından sunulan kredili ürünler oldukça çeşitlidir. Kişiler bankalara konut veya taşıt alımı için başvuruda bulunabileceği gibi, temel ihtiyaçlar için ihtiyaç kredisi, kredi kartı ya da esnek hesaplar için de başvuruda bulunabilirler. Kredi notu belirlenirken de kişilerin mevcut borçlanma durumları doğrudan gözetilmektedir. Yani, kişi neredeyse tüm kredi türlerinde bir borçlanmaya sahipse ya da yeni yapılan başvurular farklı kredi kanalları üzerinden ise, bu da kredi derecelendirme notu üzerinde olumsuz bir etkiye sahip olacaktır.
Kredi Limitlerinin Kredi Notu Üzerinde Etkisi
Bankalar tarafından kişilerin ödemelerini düzenli yapıp yapmaması yani kredi puanları göz önünde bulundurularak, her banka müşterisine özel bir limit belirlenmektedir. Kişiler için belirlenen kredi limitleri ne kadar yüksek ise, bireyin finansal alışkanlıklarına bağlılığı ve ödeme gücü de o kadar yüksektir. Bundan dolayı, kullandığınız ve zamanında ödediğiniz borçlarınız ile banka tarafından sizin için belirlenen ama henüz kullanmadığınız kredi limitleriniz, kredi notu üzerinde olumlu bir etkiye sahip olacaktır.
Ödemelerde Yaşanan Gecikmelerin Kredi Notuna Etkisi
Kredi notu için bilinen en temel faktör ödemelerin zamanında yapılması durumundadır. Kullanmış olduğunuz kredili ürünlerin ödemesini zamanında yapmanız, doğrudan puanınızı yükselten etkenlerdendir. Ancak, ödemelerin gecikmesi sadece notunuzun düşmesine değil, daha farklı sorunları da beraberinde getirecektir. Örnek verecek olursak, 90 gün yani 3 ödeme dönemi ödenmeyen bir borcunuzun olması durumunda, bankalar bu alacağı tahsil etmek için hukuki yola başvuracaktır. Bu da kişiler arasında kredi sicilinin bozulması, kara kalem olarak bilinmektedir. Bu durumda ortaya çıkacak durum ise bankacılık literatüründe yasal takip olarak adlandırılmaktadır.
Yasal takip durumlarında, kişilerin borçlanmış oldukları tutarın belirli bir kısmı ya da taksit tutarı değil, borçlu olunan toplam tutar tahsil edilmek istenmektedir. Ama asıl üzücü olan durum ise kişilerin kredi notu bu durumda sıfırlamakta, bankacılık sicili de bozulduğundan dolayı uzun yıllar boyunca bir daha bankalardan kredili ürün alınamayacaktır. Bu yüzden, gelir gider durumu göz önünde bulundurularak bankalardan kredili ürün kullanılmalıdır.
Toplam Borcun Kredi Notu Üzerinde Etkisi
Borçlanma miktarı da kredi notu üzerinde olumsuz bir etkiye sebep olan durumlardan birisidir. Kişiler ne her kredi başvurusu yaptığında ve kredi kullanımına gittiğinde, kredi puanı belirli oranlarda düşecektir. Ödemelerin düzenli olması ile birlikte her ne kadar bu puan belirli oranda yükseliyor olsa da, borçlanma miktarı ne kadar artarsa Findeks puanınız da o oranda düşüyor ve yükselmesi zaman alabiliyor. Bu sebeple ihtiyaç olmaması halinde ekstra borçlanmaya gidilmesi gerekmektedir.
Kredi Kapamalarının Kredi Notu Üzerinde Etkisi
Bankaya bir kredi borcunuz varsa ve bunu vadesinden önce kapatırsanız, bu durumun kredi notu için olumlu etkisi olduğunu düşünebilirsiniz. Ancak, borcun vadesinden önce kapatılması durumu, kredi puanını düşüren faktörlerden birisidir. Çünkü, kredi kullanılırken yapılan sözleşmede, banka ve kişinin belirli sorumlulukları bulunmaktadır. Belirlenen vade süresi de buradaki şartlardan birisidir. Vade süresinden önce borcun kapanması, bankaya yapılacak ödemenin azalmasına, haliyle de sözleşmenin dışına çıkmasına sebep olmaktadır. Sonucunda da kredi derecelendirme notu burada düşmektedir.
Gelir Durumunun Kredi Puanına Etkisi
Ülkemizde meslek kollarına ve çalışma şartlarına göre bir maaş politikası uygulanmaktadır. Kişilerin çalışma hayatlarında almış oldukları maaşları, doğruda banka kanalları ile kayda alındığından dolayı, bankalar kişilerin gelir gider durumlarını çok hızlı bir şekilde tespit edilmektedir. Kredi notu üzerinde de bu durumun etkisi oldukça fazladır. Kişilerin geliri ne kadar fazla ise ödeme gücü de o kadar yüksek olacaktır. Ancak, kişilerin yüksek gelirli olması onlara bir ayrıcalık sağlamayacaktır. Gelir durumu önemli bir faktör olsa da, yüksek gelir durumuna rağmen düzenli ödenmeyen borç durumu var ise, bu durumda Findeks puanı yine düşüşe geçecektir.
Görüldüğü gibi, tüm bankalardaki finansal durumlarımızda çok önemli bir etkiye sahip olan kredi notu birçok farklı faktöre göre belirlenmektedir. Eğer acil nakit ihtiyaçlarınızda bankalardan olumsuz dönüş almamak, yüksek borçlanma gerektiren konut ya da taşıt kredilerinde problem yaşamak istemiyorsanız, bu faktörlere dikkat etmeli, belirli aralıklar ile de Findeks üzerinden kredi puanı ve Risk Raporu sorgulamalarınızı yapmalısınız.